30.12.2008

RadyoSpor Kupası 10-13 Ocak @Antalya

6 senedir düzenlenen Efes Cup bu sezon ekonomik sıkıntılar nedeniyle RadyoSpor Kupası olarak düzenlenecek.
Saran Holding'in 6 senedir düzenlediği turnuva'nın sponsorluğundan Efes Pilsen çekilme kararını açıkladıktan sonra TRT ile anlaşan Saran Holding yetkilileri, kendi bünyelerinde bulunan RadyoSpor'un adınıda turnuvaya vererek bu sene devam ettirme kararı aldılar.

Bu sezon 7.si düzenlenecek olan turnuva takvimi aşağıdaki gibidir.

10 Ocak 2009 Bursaspor – Werder Bremen 18:30 TSİ
11 Ocak 2009 Galatasaray – Bayer Leverkusen 19:30 TSİ
13 Ocak 2009 3.lük Maçı 17:30 TSİ
13 Ocak 2009 Final Maçı 21:00 TSİ

Turnuvayı RadyoSpor Genel Yayın Müdürü Barış Ertül ve yayıncısı Hüseyin Özkök yerinden takip edecektir.
Turnuva hakkındaki gelişmeleri bu sayfadan bulabileceksiniz.

Altuğ AKTAŞ

Seric gerçeği

Seric hakkında daha önceden bir çok yazı yazmıştım, öncelikle onları tekrar okumanızı isterim.
Sözleşmesinin iptal edildiği haberinden sonra Sinan Engin'in açıklaması Bonservis gerçekleri Gordon-Seric bilmecesi

Biraz Seric'in geçmişinden söz edelim;
Beşiktaş dahil olmak üzere son 4 sezonda 69 maç oynayan Seric, toplam 5362 dakika sahada kalmıştır. Maç başına vurduğumuzda yaklaşık 78 dakika.
Beşiktaş'ta 6 maçta forma giymiş ve maç başına 64 dakika forma giymiştir.
Lazio, Parma, Brescia, Verona gibi takımlarda forma giymiştir. İtalya'da bulunduğu son 2 takıma baktığımızda (Lazio ve Parma) ortalama 18 maç forma giymiştir.
Bu detayları vermemin en büyük etkeni Sayın Sinan Engin'in bu transfer gerçekleştiğinde "Gordon'a göre Maradona'yı transfer ettik. İtalya'da bu kadar maç oynamış ve Milli olmuş bir oyuncu nasıl eleştirilir" demişti.
İtalya'da ki kariyeri ortada...
Vasat ve bir başarı yakalayamayan bir kariyer.
Milli takıma gelince 1998'den bu yana toplam 29 maçta oynamış buda sene başına 3 maç forma giymiş anlamına gelir.
Sinan Engin acaba bu transferi neden bu kadar savunuyordu?
Eski yazılarımızdan hatırlatma yapmak gerekirse;
***İmza bedeli olarak tamı tamına 200 BİN EURO'ya imza attı ve bu parasını peşin aldı.
***Yıllık garanti para olmak üzere 750 BİN EURO'ya imza attı.

***Takımda 7 yabancı varken yapılan 3 yabancı transfer ile 10'a çıktı yabancı sayısı. Higuen gönderildi 9 kaldı. Bu sayı bilinirken transfer edildi ama UEFA maçlarında bile oynatılamadı.
***Sinan Engin'in oğlu ile aynı şirkete bağlı olması
vs.vs.vs.

Uyanalım arkadaşlar uyanalım...
İşte Seric gerçeği budur.
Bonservissiz alınmış olabilir ama neredeyse bonservisi olan bir futbolcudan daha çok maaliyeti olmuştur.
Yıllık EUR 750 Bin garanti para ve EUR 200 Bin imzalama bedeli olmak üzere toplam EUR 950 Bin ödeme yapılmıştır.
386 dakika Beşiktaş formasını terleten Seric, dakika başına EUR 2,46- kazanmış durumda.
Çok para yahu...
Nerede peki benim paralarım???

Altuğ AKTAŞ


Frederico Chaves Guedes (Fred) Lyon'dan ayrılıyor

1983 doğumlu Brezilyalı golcü Fred, Avrupa'ya 2005 yılında Lyon'a transfer olarak gelmişti.
Haziran 2009'da sözleşmesi bitecek olan golcü bu sezon toplam 12 maçta forma giymiş sadece 4 gol atabilmişti. Aslında performans anlamında düşüşü geçen sene başlamıştı.
Mutsuz oldupunu ve Avrupa'dan gelen teklifleri hatta ülkesinden gelen teklifleri değerlendirmek istediğini belirten golcü oyuncu Ocak ayında ayrılmak istediğini belirtmişti fakat kulübü ile yaptığı son görüşmeler sonrasında sezon sonuna kadar takımda kalacağı gözüküyor.
Teknik Direktör Claude Puel'in beklediğini alamamasına rağmen Fred'i takımda tutmaya çalıştığı fakat artık bunun imkansız olduğunuda açıkladıktan sonra muhtemenel Ocak ayında başka bir takıma satılacak ama takımın patronları ve Fred'in menajerleri ile yapılan görüşme sonrası kontratının sonuna kadar takımda kalmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Altuğ AKTAŞ

Mamadou Sakho, İngiltere'ye mi gidiyor

PSG'nin 1990 doğumlu defans oyuncusu genç yaşında yıldız olmaya aday bir oyuncu.
Özellikle Newcastle ve Everton'ın bu oyuncuyu renklerine katmak için ısrarlı görüşmelere başladığı açıklandı.
Daily Star Sunday gazetesine göre, 2010'a kadar sözleşmesi olan oyuncunun sürpriz bir şekilde Sunderland'e de gidebileceği haberi yayınlandı.
Hatta daha büyük bir iddiaya göre; bazı basın mensuplarının yönelttiği bir soru sonrasında, bu transfer gerçekleşirse Paul Le Guen'in yerine daha tecrübeli ve yetenekli bir yıldız ile bu açığı kapatmak istediği yazıldı.
Bu ismin Fransız yıldız Gallas'mı olacağı sorulduğunda ise P.L.Guen sessiz kalmayı seçti...

Altuğ AKTAŞ

29.12.2008

Sansüre ve TEKELCİLİĞE HAYIR

Biliyorsunuz ki "Bahis, Kumar ve Yasa Dışı Kazanc" ile ilgili çıkmış olan yasa ve sonradan yapılmış düzenleme ile Avrupa ve Dünya'da hizmet veren bir çok bahis sitesinin, şirketinin iletişimi Türkiye'den engellendi.
Bu sitelere belli yollar ile tabi ki girişler devam etmekte ve para akışı devam etmektedir fakat bu insanların bahis oynamasını ve kumara karşı alınan bir önlemi gibi gözüksede herşey çok açıktı;
TEKEL...
1999 ların sonunda ülkemizde yaygınlaşan bahis gerçeğini devletimiz 2000'li yılların başında farketmiş ve bunun ile ilgili yasalar çıkartmaya başlamıştı.
Zaten bahis yasalar ile yasak olan ve kumar kavramında olan bir oyundu bunda bir değişiklik yapılmadı. Değişen tek şey; Devletin de bahis'e iddaa adı altında el atması ve insanları bu oyunu oynatmak için zorlamasıydı.
Bu oyunda ve atılan adımlarda yapılan yanlışlıklar yetkili kişiler ile bir çok ortamda tartışılarak gündeme getirildi ama fazla da değişen bir şey olmadı ve bir çok siteye erişim engellenmeye devam etti.
Bir miktar başarılı oldular bu yasakçı zihniyet ile ve bir çok kişi bahisi bıraktı, bir çok kişide iddaa oynamaya başladı ama bir o kadar insanda yasa dışı bahise devam etti.

Bugün itibariyle artık maçların canlı sonuçlarını bile öğrendiğimiz sitelere erişemeyeceğimizi maalesef sizlere duyururum.
Başta gelen Livescore ve belkide en hızlı skor sitesi Futbol24 ve daha nice kullandığımız canlı skor siteleri artık engellenmiş durumda ama her zaman olduğu gibi İddaa.com üzerinden, Mackolik.com ve Sahadan.com gibi sitelerden canlı skorlara erişilebilmektedir.

Maalesef üzülerek belirtmek isterim ki bu 3 sitenin de alt yapısını aynı firma sağlamaktadır (!)

Tamam, belki bahis oynamamız engellenmiş olabilir ama HABER ALMA ÖZGÜRLÜĞÜMÜZ SANSÜRLENEMEZ.
Dünya'nın her hangi bir yerinde oynanan futbol maçlarıyla ilgili almamız gereken bilgiyi, haberi bundan böyle alamayacağız.

Sorarım size;
Canlı Skor sitesine giriş yapmak suç ise o zaman yayında olan mackolik.com, sahadan.com ve iddaa.com'un canlı skor sitelerine girmekte suç değil midir?

Altuğ AKTAŞ

26.12.2008

Fransa Ligue 1'de ilk yarının ardından değerlendirme

İlk yarının dikkat çeken takımları

Geride kalan maçlara baktığımızda bu sezonun ilk yarısında özellikle Rennes, Toulouse ve Paris St. Germain’in dikkatleri üzerine çektiğini görüyoruz. Özellikle PSG’nin eski efsane günlerine geri dönüş yapıyor olması çok heyecan vericiydi. Geçen sene ki küme düşme istatistiğinden sonra bu çıkışı yapmaları yeteri kadar göz doldurdu.

Sezona en azından geçen sene yaşadığı küme düşme kabusunu unutturmak için Avrupa Kupalarına katılma hedefiyle başlayan Paris S.G. ligin ilk başlarında uyum sorunu yaşadığından istediği sonuçları alamadı. Aslında bu kötü başlangıcın en belirgin nedeni de tabi ki takım defansının kilit ismi genç Sakho’nun sakatlığı oldu. Fakat ilerleyen haftalarda özellikle geçen sene Ligue 2’de gol kralı olan Hoarau’nun takıma ısınmasıyla üst üste galibiyetler kazanarak 4.sıraya kadar tırmandı başkent ekibi. Özellikle Park de Princes’te alınan 1-0’lık Lyon galibiyeti takımı iyiden iyiye havaya soktu.

Rennes, bu sezon’un en parlak çıkışını yapan takımlarının başında gelen ekipti. Geride bıraktığımız 19 maçta sadece Grenoble’a yenilerek 1 mağlubiyet aldılar. Son 3 sezonun ortalamasına baktığımızda ligi 16 galibiyet ortalaması ile kapatıyorlar. Ayrıca maç başına 1 gol yeme ortalamaları varken bu sezon bunu 0,7 gole düşürdüler. Defansif anlamda yaptıkları iyileştirme aldıkları beraberlik sayısını da arttırdı. Sezonu 10 beraberlik ile kapatan takım, bu sene daha ilk yarıda 10 beraberliğe ulaştı.

Sezona 4-4’lük Marsilya beraberliği ile başlayan kırmızı siyahlılar, 3.sırada kapattılar ligi. Kurt golcü Pagis ve Jimmy Briand’ın hücum hattındaki etkili oyunlarıyla çok kolay pozisyon bulabilen bir karaktere sahip Rennes. Aynı zamanda lider Lyon’dan sonra yedikleri 13 golle ligin en az gol yiyen 2.takımı konumundalar. Rennes’in bu denli istikrarlı olmasındaki en büyük etken tecrübeli teknik direktör Guy Lacombe. Rennes’in ligin ikinci yarısında ilk yarıdakine benzer seviyede performans göstermesini bekliyorum.

Bir diğer çıkış yapan takım aslında Toulouse. Geçtiğimiz sezonu 9 galibiyet ile ligi 17.sırada kapatan takım, bu sezona beklenmedik bir çıkış yaparak ilk 19 maçta 8 galibiyet topladı ve 7. sırada bitirdiler ilk yarıyı. Elmander’i Bolton’a sattıklarında çoğu kimse Toulouse’un bu sene ligde küme düşmemek için mücadele edeceğini düşünüyordu. Herkesi yanıltmayı başardılar. Genç golcü Gignac forvette Elmander’i aratmayan isim olmayı başardı. Gignac’ın yanı sıra Rennes’den transfer edilen Etienne Didot’nun üstün performansı da Toulouse’u üst sıralara taşıyan bir diğer etken. Ligin dişli takımları haricinde hemen her maçta rakibine üstünlük kurmayı başaran Toulouse, takım oyununu elindeki oyuncuların tam kapasite oynaması sayesinde ilk yarının en dikkat çeken takımlarında Rennes’den sonra 2.sırayı almasını bildi.

İlk yarının dikkat çeken futbolcuları

Karim Benzema, Michel Bastos ve Fernando Cavenaghi bu sezon en dikkat çeken futbolcuların başında geliyor.

Hoca değişikliğinden sonra geçen senelere nazaran daha dağınık bir takım görünümünde olan ve epey tökezleyen Lyon’u Karim Benzema, yükselen grafiği ile bir çok defa ipten aldı dersek hiçte yanlış olmaz. Genç Fransız eğer Lyon şu an liderse bu durumu sağlayan en önemli oyuncu kuşkusuz. Benzema güçlü fiziği ve üst düzey tekniğini hızıyla birleştirerek rakip defansların korkulu rüyası.

Bir diğer oyuncu ise Bastos. Lille’in 25 yaşında ki Brezilyalı oyuncusu hem sol açık hem de forvet oynayabilen komplike bir oyuncu. Ciddi bir sakatlık geçirmez ise 1-2 sene içerisinde daha büyük bir takımda kendisini izleyebiliriz.

Belki de ligin en hareketli ve en hızlı golcüsünü unutursak ayıp etmiş olurduk. Fernando Cavenaghi’den bahsediyoruz. Bordeuax’nun Arjantinli yıldızı ilk yarıda attığı 11 golle gol krallığına koşuyor. Cavenaghi sadece attığı gollerle değil, yaptığı çapraz koşularla rakip defansın dengesini bozabilen bir oyuncu. Cavenaghi bu formu ve mücadelesiyle takımının sezon sonuna kadar en önemli kozu olacak.

Bu isimlerin dışında sürpriz çıkış olarak Bakeri Kone ismini de dile getirebiliriz. Marsilya’nın bu sene yaptığı takviyelerle iş yapacağı belliydi fakat Bakari Kone’nin bu kadar ön plana çıkması beklenen bir şey değildi. Kone, kısa boyuna rağmen müthiş dripling atabilen, defansın arkasına sızabilen bir oyuncu. Takımı en sıkıştığı anlarda arkadaşlarını ateşleyen Fildişi Sahillerinin yıldızı 2.yarıda da takımının en önemli kozlarından olacak.

Fransa Ligue 1’de ilk yarının tartışmasız en beklenmeyen çıkışını Andre Pierre Gignac yaptı. Gol yollarındaki fırsatçılığı ile defansın ön planda olduğu bu ligde rakip teknik direktörlerin özel önlemler almak zorunda kaldığı 23 yaşındaki golcü, eğer bu formunu devam ettirebilirse Fransa Milli Takımına da en kısa zamanda davet edilecektir.

Dikkat çeken futbolcular bölümünde St. Etienne’nin 21 yaşındaki sol açığı genç Dimitri Payet’i unutmamak lazım. Payet soldan yaptığı bindirmelerle rakip sağ beklere zor anlar yaşatabiliyor. Süratinin yanında iyi tekniğiyle gelecek için umut veren oyuncuların başında geliyor Payet.

Le Mans’ın Malili golcüsü Maiga da bu sene çıkış yapan genç isimlerden. Maiga, hava toplarında ve son vuruşlarda etkili bir isim. Le Mans’ın sezon başında yaptığı çıkışını sağlayan oyuncularında başında geliyordu Maiga.

İlk yarının hayal kırıklığı yaratan takımları

Aslında sezonun ilk yarısının hayal kırıklığı yaratan takımı arasında Saint Etienne’i belirtmemizde bir sakınca yoktur diye düşünüyorum. Geçtiğimiz sezon 38 maçta 12 mağlubiyet alan takım bu sezon daha ligin ilk yarısında 12 mağlubiyet alarak taraftarlarını şoka uğrattı diyebiliriz.

İlk yarının hayal kırıklığı yaratan futbolcuları

Büyük umutlar ile Paris St. Germain’e transfer olan Mateja Kezman, Fenerbahçe’den sonra PSG içinde bir hayal kırıklığı yaratan transfer oldu. 13 lig maçında forma şansı bulan Kezman, sadece 1 gol atabildi. Ligin 5. haftasında Nantes maçında daha 7. dakika da kazanılan penaltıyı gole çeviren Kezman, bundan sonra bir daha gol ile karşılaşamadı. Kiralama süresi bittikten sonra Fenerbahçe’ye tekrar geri döneceğe benziyor.

İlk yarının en ilginç olayı

İlk yarının en ilginç olayı diye baktığımızda çok yakın tarihten bir skor ile konuya değinebiliriz. Monaco-Bordeaux maçından söz ediyorum. Bu iki takımın aralarında ki son 8 maça baktığımızda 1,75 gol ortalaması vardı fakat 17 Şubat 2008 de 0-6 ve 21 Aralık 2008 de alınan 3-4 lük skorlar tüm istatistikleri alt üst etti. Ayrıca Monaco’nun evinde ilk 50 dakika da 3-0 öndeyken bir anda 52., 67., 87. ve 89. dakikalarda gelen gollerle 3-4 yenilmesi pek akıl karı değildi. Evet, maçta 7 gol var ama pozisyonlara baktığımızda sadece 3 gol olabilecek bir istatistik ile karşılaşıyor olmamızda başka dikkat çekici bir nokta.

İlk yarının en çirkin olayı

Marsilya taraftarlarının deplasmana giderken vefat etmesi çirkin değil ama üzen bir olay olarak hafızalarımıza kazındı.

Le Havre deplasmanına giden taraftarları taşıyan otobüsün yol kenarında ki korkuluklara çarpması sonrası 2 taraftarın vefatı aslında tüm futbol severleri çok üzmüştü. En azından kulübün ölen taraftarların çocuklarının ölene kadar olan bütün eğitim masraflarını üstleniyor olması ise ayrı bir detay oluşturmuştu.

İkinci yarıda değişim yani çıkış beklediğim takımlar

Ligin ikinci yarısında Caen’den bir çıkış bekliyorum. Geçen sezonda benzer bir karakter yapısı içerisindeydiler hatta düşmeleri garanti diye düşündüğümüz takım ligin ikinci yarısında topladığı puanlar ile düşme potasının 16 puan üstünde bitirmişti ligi. Şuan tehlike hattından sadece 8 puan yukarıdalar ama daha yukarıya çıkacaklardır.

İkinci yarıda düşüş beklediğim takımlar

Özellikle Paris St. Germain’in ilk yarıda çizdiği grafiği devam ettiremeyeceğini düşünüyorum. İkinci yarı da daha ayakları yere basan ve kontrollü bir takım görüntüsü içerisinde olacaklarını ve tahminen yerlerini hemen hemen koruyacak ama daha fazla yukarıya tırmanamayacaklarını düşünüyorum. Şuan kapasitelerinin de üzerinde puan topladılar. İkinci yarının başında da formları devam edebilir ama sonralara doğru düşerler.


Altuğ AKTAŞ - Fotomaç İddaalıyız 26 Aralık 2008

Marsilya taraftarları Forvet istiyor

Fransa'nın önde gelen spor bültenlerinden birinde yapılan ankette, O. Marsilya taraftarlarına; takımlarına ara transferde hangi mevkii de transfer istedikleri soruluyordu ve 6.573 kişinin oy kullandığı anketin sonucu çok açıktı:
Forvet: % 53,22
Ofansif Orta saha: % 4,20
Defansif Orta saha: % 3,99
Defans: % 38,60

Quel profil de joueur l'OM doit-il recruter ?
Attaquant : 53.22 %
Milieu offensif : 4.20 %
Milieu défensif : 3.99 %
Défenseur : 38.60 %

Total des votes : 6 573

Altuğ AKTAŞ

Lens, Ligue1 e geri dönmek için kolları sıvadı.

Geçtiğimiz sezon Ligue 1'i 18. sırada tamamlayıp bir alt lige düşen Lens, şuan Ligue 2'de lider konumda ve ara transferinide Ligue 1 için yapıyor.
Kadrosuna ilk katmak istediği oyuncu Sırp Milos Maric oalcak gibi.
1982 doğumlu olan Milos Maric, ligimizin temsilcilerinden Gençlerbirliğinin de transfer listesinde bulunuyordu.
26 yaşında ki orta saha oyuncusu Belçika'nın Gent takımında forma giyiyor.
EUR 2.000.000- değerinde olan oyuncu için Gent takımı Gençlerbirliğinden EUR 1.000.000- istemiş fakat temsilcimiz EUR 400.000- önermişti.

Altuğ AKTAŞ

Özer Hurmacı, Sevilla'da mı?

İspanya'nın Endülüs bölgesinin en kalabalık nüfusu olan şehri Sevilla'nın futbol takımıyla ilgili Endülüs bölgesinin basınında çıkan haberlere göre Sevilla, Özer Hurmacı ile büyük ölçüde anlaşmış durumda.
Habere göre 2011'e kadar kontratı olan futbolcuyu Espanyol, Fenerbahçe, Trabzonspor ve Parma'nın da istediği ama büyük ölçüde Sevilla ile anlaştığı duyuruldu.

Altuğ AKTAŞ

25.12.2008

Trabzonspor

Lig'e hoca ve hatta takm değişikliği ile giren Trabzonspor, uzun süredir özlenen yerini koruyor gibi. Geride bıraktığımız 16 hafta içerisinde topladığı 34 puan ile Sivasspor'la zirveyi paylaşıyor.
Aslında Ersun Yanal'ın gelişi ile Trabzonspor üzerinde çelişkili düşünceler kafaları kurcalıyordu. Ersun Yanal'ın bugüne kadar görev aldığı takımları ve hatta Milli Takımıda düşündüğümüzde önce hızlı bir giriş yapıp daha sonra devamında duraklama ve hatta gerileme dönemine geçtiğini görüyorduk. Tabi birde takımı yarı yolda bırakıp gitmekte var.
Trabzonspor'da da aynı şeyle karşılaşır gibi olmuştuk ve Trabzonspor biraz düşüşe başlamıştı ki tekrar toparlandılar.
16 maçlık performansta deplasman maçlarına baktığımızda ligin lideri Trabzonspor. Yapmış olduğu 8 maçta 5 galibiyet, 1 beraberlik ile 16 puan topladı ve deplasman sıralamasında en çok puan toplayan takım oldu. Geçtiğimiz sezon aynı periyota baktığımızda 7 maçta 1 galibiyet ve 3 beraberlik toplayarak sadece 6 puan toplayabilmişti.
Bu sezon Stadında da yeniliğe giden Trabzonspor, tamamen farklı bir takım gibi karşımıza çıktı.
Sezon başında Nike ile yapılan sponsorluk anlaşması ile alışık olduğumuz forma dizaynından çıktılar ve ayrıca neredeyse kadronun tamamını değiştirdiler.
Eski futbolculardan geriye Tolga Zengin, Hüseyin, Ceyhun, Yattara, Barış gibi oyuncular kalmıştı.
24 futbolcudan oluşan kadrosunun yaş ortalaması 24,7. Ligin en genç 5. takımı.
Takım değeri ise EUR 52.700.000- ile en değerli 4. takım olarak gözüküyor.
Aslında şimdiden Trabzonspor tarihinde efsane olabilecek kadroya sahipler.
Gökhan Ünal, Song, Sylva gibi transferler ile takımı güçlendirdiler.
Avrupa'nın en iyi 10 kalecisinden biri olarak gösterilen Sylva'yı renklerine bağlaması Trabzonspor için gerçekten çok büyük katkı oldu. Sylva sayesinde, müthiş bir savunma anlayışı gösteren Kayserispor'u (7 gol) saymaz isek Sivasspor (12 gol)ve Ankaraspor'dan (12 gol) sonra 14 gol ile ligin en az gol yiyen takımı oldu.
Kadro'da ki futbolculara baktığımızda en değerli futbolcu EUR 6.500.000- değer ile Yattara olarak gözüküyor. Yattara'yı, Song, Gökhan Ünal, Sylva ve Umut Bulut takip ediyor. Bu 5 futbolcunun toplam değeri yaklaşık olarak EUR 25.000.000-
Türk Futbolunun daha ileriye gitmesi için zirvede kalmaya devam etmeleri gerekiyor.

Altuğ AKTAŞ

CSKA Sofya satıldı!

Hindistanlı dolar milyoneri Pramod Mittal iki yıl önce satın aldığı Bulgaristan Birinci Lig ekibi CSKA Sofya'yı sattı. Bulgar firması Titan tarafından satın alınan kulübün devir işlemlerinin 2 ay sürmesi bekleniyor.

Hindastan'ın Abramoviç'i olarak anılan ve ülkenin önde gelen Çelik endüstricilerinden olan Pramod Mittal'in işlerinin bozulması nedeniyle artan borçlarını ödeyemediği için kulübü sattığı öğrenildi.

Beşiktaş Jimnastik Kulübü sadece Futbol kulübü mü?

Günümüz endüstriyel futbol kavramı içerisinde aslında kulüpleri futbol ağırlıklı bir yapı altında olduğunu düşünmek hiç yanlış olmaz ama özellikle Basketbol'un da ileri düzeyde bir yeri olduğunu düşünürsek Beşiktaş bu konuda çok ama çok geridedir.
Kulübün, özellikle Başkan Yıldırım Demirören göreve geldikden sonra yüksek borçlanmaya gitmesi ve hiçbir spor dalında başarı yakalayamamış olmasını düşünürsek belki de diğer sporları unuttuğumuz gibi Futbol'u da mı unutmalıyız?
Yöneticiler sadece Futbol takımının yöneticisi olduklarını düşünüyorlar ama halbuki kulübün yöneticisi olduklarını unutuyorlar.
Beşiktaş Jimnastik Kulübü taraftarları, daha doğrusu Futbol takımının taraftarları artık Başkan ve yöneticilerin dikkatini çekmek için maçlarda bile "Yönetim Basketbola Sahip Çık" şeklinde sloganlar atmaya başladı.
Kulüp takımları arasında salonu olan nadir takımlardan biri Beşiktaş ama maalesef başarıyı yakalayamıyorlar.
Son 2 yıldır yaşanan sıkıntılar her ne kadar yalanlansa da son olanlara baktığımızda aslında işin çok kötüye gittiğini görmekteyiz.
Stonajevic, Marcus Faison ve Mario Austin gibi üst düzey oyuncuları kadrosuna dahil etmesine rağmen paralarını ödeyemediği için bu oyuncular takımı terk etti.
Paralarını alamayan sporcular geçen gün idman salonuna gelmelerine rağmen parkelere çıkmayıp idman yapmadılar. Bununlada yetinmeyip 24 Aralık günü Efes Pilsen ile yapılması gereken hazırlık maçınada çıkmadılar.
Hafta sonu Galatasaray ile bir derbi mücadelesi olacak ama o güne kadar hangi sporcular takımda kalır, kimler parkelere çıkar bilinmiyor.
Ya da kulüp bir ödeme yapar mı bilinmiyor.
Peki, yöneticiler ne yapıyor?
Bildiğiniz gibi Sayın Başkan Demirören ve ekibi Perşembe'den Cuma'ya kaydırdıkları basın toplantısına hazırlanıyorlar...
Gün gelir futbol takımınında oyuncuları idmana çıkmaz, hazırlık maçına çıkmaz ise hiç şaşırmayalım.
Allah sonumuzu hayır etsin...

Altuğ AKTAŞ

Bugün Perşembe, Demirören nerede?

Bugün Perşembe ama Pazar günü söz verildiği gibi açıklamalar Perşembe değil Cuma yapılacak.
Demirören, slayt gösterisi yapacakmış ve görüntüleri toparlıyormuş.
Bu nedenle toplantı Cuma gününe alındı.
Büyük Perşembe'yi Bekliyoruz demiştik ama artık Mübarek Cuma'yı bekliyoruz...

Trabzon'un yeni yıldızı: Faty Papy

Özkan Sümer'in katkılarıyla Türkiye'ye gelen 1990 doğumlu yıldız adayı Faty Papy, 24 Aralık akşamı Trabzon'a geldi.
Brezilya ve Belçika da araştırmalar yapan Trabzonspor yetkilileri, 18 yaşında Burundi mili takımının da oyuncusu olan Faty Papy ile anlaştı.
Devre arası Antalya kampında da takım ile birlikte çalışacak olan Faty, ilerleyen günlerde Trabzon ile mi devam edecek yoksa alt takımlar ile BAL (Bank Asya Ligi) da mı mücadele edecek göreceğiz.
Ön Libero ve Orta saha'nın göbeğinde oynayabilen oyuncu 2010 Dünya Kupası elemelerinde 6 maçta sahada yer aldı ve sadece 1 sarı kart gördü. Takımı 2 galibiyet 4 yenilgi aldı. Son 3 maçta ilk 11 de sahaya çıktı.
Bu arada transferin GBP 234.000- ye gerçekleştiği bilgiside dedikodular arasında.
Yeni bir Marco Aurelio'mu ligimize geliyor bunu da yakın zamanda göreceğiz.

Altuğ AKTAŞ

24.12.2008

Yetkililere sesleniyorum.

Evet, hakem hatalarından Beşiktaş çok çekmiştir.
Evet, puanlarımız çalınmıştır.
Evet, takım kötü durumdadır.
Evet, yabancılarımız rakiplerimizden kötü.
Evet, işi olmayan yöneticilerimiz saha içine girmekte.
Evet, tribünlerimizde bilinmeyen şeyler dönüyor.
Hepsine evet, herşeye evet...
Ama kulübü kendi çöplüğü gibi yönetmeye çalışan insanlara HAYIR...
Tarih 2008'in Eylül ayı.
Yıldırım Demirören'e TFF ve mensuplarına sözle hakaret ederek kişilik haklarına ağır şekilde saldırıda bulunmaktan 3 ay hak mahrumiyeti ve 15 bin ytl para cezası verilmiştir.
Tarih 21 Aralık 2008 ve Yıldırım Demirören bu sefer MHK Başkanı'na ulu orta küfürler sıralayarak yeni bir cezanın eşiğine gelmiştir ve 1 yıl gibi büyük bir cezadan söz edilmektedir.

Beşiktaş'ın başkanı her ne olursa olsun aynı davranıştan ikinci cezayı almak üzere.

Her ne olursa olsun biz Beşiktaş taraftarı ve Beşiktaş camiasının fertleriyiz.
Aileniz her kim olursa olsun, bağlı olmuş olduğunuz camianın saygınlığına yakışır hareket etmek zorundasınız.
Bizler Siyah Beyaz renklerin gölgesinde ayakta durabiliyor ve bu sancağı taşıyorsak saygınlığımızı yitirmeden yolumuza devam etmeliyiz.
Yönetim'in göreve başladığı ilk günden beri söylüyoruz;
"Küfür ile gelen, küfür ile gider"
Sayın Serdar Bilgili, bu camianın başkanıyken statta kimlerin kendisine küfür ettiği ve sonrasında bu küfürlere dayanamayıp istifa ettiği ortadadır.
Daha o günlerden baktığımızda bugünlerin geleceği belli değilmiydi?

Sportif başarısızlıklar, maddi başarısızlıklar hepsi bir yana ama saygısızlık, terbiyesizlik, Beşiktaşlılığa yakışmayacak hareketler, hazmedilemeyecek hareketlerdir.

Ben kongre üyesi değilim, ben yönetim kurulu üyesi değilim, ben hiçbir derneğin üyesi değilim...
Ben Beşiktaşlıyım...
ve UTANIYORUM...

Yetkililere sesleniyorum;
Başarısızlıklarından dolayı her zaman eleştirdiğimiz ama bir türlü istifa ettiremediğimiz ve artık sayın diye bile hitap edemediğim Yıldırım Demirören'e verilebilecek en yüksek cezanın verilmesini talep ediyorum ve belki bu sayede 1 yıl hatta daha fazla bir süre kulübü başkansız bırakacağını göreceğinden istifa edebileceği düşüncesindeyim.

Başta camiamız olmak üzere Türk Futbolu için hayırlısı olanın bu olacağı kanaatindeyim.

Bizler, taraftarıyla, yöneticisiyle Beşiktaş Jimnastik Kulübünü temsil ediyoruz, mahalle takımını değil... Herkes bunun farkına varmalı.

Saygılarımla

Altuğ AKTAŞ

Kocaelispor Kulübü'nün logosuna haciz geldi

Alınan bilgiye göre, İstanbul'dan bir işadamının, Kocaelispor Kulübü'nden alacağını tahsil edememesi üzerine icra işlemi başlattığı öğrenildi.

Kocaeli 3. İcra Dairesi tarafından Kocaelispor Kulübü Derneği üzerine kayıtlı logo ve isim hakkına el konulduğu, firmanın 187837 sayıyla tescilli Kocaelispor logosu ve isim hakkını satılığa çıkardığı kaydedildi.

Kocaelispor Kulübü Başkanı Serhan Gürkan ise kendilerine bu konuyla ilgili resmi bir belgenin ulaşmadığını bildirdi.

Alıntıdır

23.12.2008

Ara transferin gözdesi; Özer Hurmacı

Özer Hurmacı, 20.11.1986 Almanya Kassel doğumlu.
Eski Trabzonspor'lu Lemi Çelik dayısı ve teknik direkter Sadi Tekelioğlu ise eniştesidir.
Almanya'da Hermania Kassel, Türkgücü Kassel, KSV Baunatal takımlarında oynadıktan sonra Ankaraspor ile anlaştı. Oradan 2005 yılında Keçiörengücü'ne kiralık giden Özer, 2006 yılında Ankaraspor'a geri döndü.
2007-2008 sezonunda ise Emre Aşık, Orhan Ak ve EUR 750.000- karşılığında Galatasaray ile ön protokol imzalayan Özer Hurmacı, artık büyük bir takıma gideceğinden çok mutluydu fakat Galatasaray'ın transfer şartlarını yerine getirmemesinden dolayı ilerleyen günlerde sözleşme fesh edildi.
1.72 cm boyunda olan Özer aynı zamanda Türkiye U21 takımınında formasını giymektedir.
Bu sezon Ankaraspor formasıyla Kayseri ve Hacettepe takımlarına 1er gol attı. Türkiye U21 formasıyla da Ermenistan'a 1 gol attı.
Şuan Avrupa'dan Sevilla, Parma ve Espanyol'un Türkiye'den Fenerbahçe ve Trabzonspor'un Özer ile ilgilendiği dedikoduları dolaşmaktadır.
Geçtiğimiz sezon EUR 750.000- olan bonservis bedelinin şu an için EUR 6.000.000- söylenmektedir.
Buda bir sezonda yaklaşık 8 kat değerlendiğini gösterir.
Bağlı olduğu menajerlik şirketinde Messi, Ramos, Robben, Diego, Rakitic, Barıs Ozbek, Serkan Calık gibi futbolcularda bulunmaktadır. Şirketinin kayıtlarında gözüken futbolcu değeri ise Özer için şuan EUR 2.200.000-dir.

Altuğ AKTAŞ

Wescley Pina Gonçalves...Devre arası'nın ilk transferi Denizlispor'dan


Sezon başında Bursaspor'dan kadrolarına dahil ettikleri Vega ile yollarını ayıran Denizlispor ilk transferini yaptı. Wescley Pina Gonçalves ile anlaşan Denizlispor, futbolcuya 2 yıllık sözleşme yapacağını duyurdu.

Wescley Pina Gonçalves Kimdir?
15 Şubat 1984 doğumlu olan Wescley, futbola 2002 yılında Vasco Da Gama'nın genç takımında başladı. 2004-2005 Sezonunda ilk yurt dışı deneyimini yaşayan futbolcu İsrail'in Maccabi Haifa takımına transfer oldu. 2005-2006 sezonunda önce ülkesinin Corinthians takımına transfer olan Wescley 2006 yılında bu sefer Portekiz yolculuğu başladı ve Estrela da Amadora takımına gitti. 2007-2008 sezonunda ülkesine tekrar döndü ve Juventude formasını giydi daha sonra bu sezon başında ise Cricuma forması giyen Wescley, tekrar yurt dışı macerasına atıldı.
2003-2005 yılları arasında Vasco Da Gama formasıyla 50 maça çıktı ve 2 gol attı.
2004-2005 yılları arasında Maccabi Haifa ile 25 maça çıktı.
2005 yılında Corinthians ile 10 maça çıktı 1 gol attı.
2006-2007 yılları arasında Estrela da Amadora formasıyla 5 maçta toplam 405 dakika forma giydi.
2006 yılında Corinthians forması ile tekrar 1 maça çıktıktan sonra Juventude'ye gitti ve pekte parlak olmayan kariyerini burada devam ettirdikten sonra Cricuma'da ki düşük oyunu devam etti.
Defansın göbeğinde oynayan Wescley, 1.82 cm boyunda 75 kilo ağırlığında.

İlk bakışta ligimiz için fazla kariyerli ve kaliteli bir futbolcu değil fakat bonservisi elinde olması en azından bir avantaj olacaktır.

Altuğ AKTAŞ

Kayserispor

Bu sezon 16. hafta itibariyle ligimizin ilk yarısının bittiğini düşünerek bir kaç takımı değerlendirdiğimizde aslında üst sıralarda bizleri şaşırtan takımların dışında ilk göze batanı Kayserispor oluyor.
16 maçta kalesinde sadece 16 gol gören Kayserispor, aynı zamanda liginde en az gol yiyen takımı oldu. Ortalamaya baktığımızda 205 dakikada bir gol yiyorlar.
Souleymanou'nun bu başarıda belki çok büyük katkısı varken defansı oluşturan Toledo, Aydın, Koray, Ali Turan ve Eren'i unutmamak gerekir.
Sezon başında Kayserispor, Denizlispor'dan Souleymanou'yu alırken, Ivankov'u da Bursaspor'a yolladı. Denizlispor'da, Bursaspor'dan Vega'yı aldı.
Bu durumda baktığımızda 3 takım birbirleri arasında kaleci takasına gitmiş oldu. Bu işten en karlı çıkan Kayserispor oldu.
Ivankov, 16 maçta 24 gol yerken Vega ise 16 maçta 31 gol yedi.
Zaten bu gidişhatın sonunda Denizlispor, Vega ile yollarını ayırdı (Haber daha doğrulanamadı).

Kaleci ve defans faktörünün dışında Kayserispor'da geçen sezona göre bir fark daha vardı;
Hücum gücü...
İlk 16 maça baktığımızda sadece 17 gol atabildiler. Hatta bu 16 maç içinden Fenerbahçe (4), Hacettepe (3) ve Ankaragücü (3) maçlarını çıkartırsak 13 maçta sadece 7 gol atabildiler. Bu da onlar için çok düşük bir yüzde.
2007-2008 sezonunda maç başına 1,47 gol oralaması ile oynarken hemen hemen bu sezon 1,47 maç başına bir gol atıyorlar.

Özellikle Gökhan Ünal ve İglesias'ı sezon başında göndermelerinden sonra gol yollarında çok sorun yaşamaya başladılar.

Kadrosunda 31 oyuncusu olan Kayserispor'un şuan ki yaş ortalaması 24,4.
Takımın kadro değeri ise EUR 35.950.000- olarak gözüküyor.

Altuğ AKTAŞ

22.12.2008

Yorumsuz



İki resim arasında ki farkı bulalım...

Kural der ki:
Bir kaleci 6 pas içinde topa hakim olmak için sıçrıyorsa o kaleciye dokunduğun anda foul olur.
Bir kaleci topu iki eliyle tutması ile topu bir eli ile kavrayıp topun diğer tarafını baldırı, kafası, kalçası vs... vücudunun her hangi bir yeri ile tutmasının hiçbir farkı yoktur.
Bir kaleci topu iki eli ile tutmasıyla topu bir eliyle tutup kale direğinde sabitlemesi, yerde çimin üzerinde sabitlemesi ile arasında hiçbir fark yoktur.

27 Eylül 2008 tarihinde oynanan İstanbul Büyükşehir Belediyespor-Beşiktaş maçında da Nobre'nin attığı gol aynı nedenle sayılmamıştı. Hakem Bülent Yıldırım, kaleci topun üzerine elini koyduğu için foul vermişti.
O maç sonrası yayıncı kuruluşta ki ilgili program da konuşan eski hakem Sayın Erman Toroğlu, kuralı hatırlatarak kaleci topa elini koyduktan sonra dokunduğu anda yapılan hareket fouldür demişti.

21 Aralık 2008 akşamı Galatasaray maçında önce kaleci Rüştü'nün topa elini koyup hakim olması sonrasında Servetin topa vurmasıyla ağlara giden top için ise gol kararının doğru olduğunu söyleyen Toroğlu devamında da "Sen kaliteli bir kalecisin Rüştü ve bu topu sektirmemen gerekiyor. Sevgilini kavrar gibi topun üstüne atlaman gerekiyor" dedi. Ayrıca bu top'un gol olarak sayılmasının da hem Rüştü hem Servet'in aynı anda topa hamle yaptıkları için gibi saçma bir nedende sunuyor.

İki resim ortada dır. Nobre, kaleci'den sonra mı hamle yapıyor? O da kaleci ile aynı anda ayağını uzatıyor.
Servet, Rüştü'den önce mi hamle yapıyor? O da Rüştü topun üzerine elini koyduktan sonra topa vuruyor.

İki resim arasında hiçbir şekilde fark yoktur ve Erman Toroğlu'da, alkollü-alkolsüz (!) bütün objektifliğini (ne kadar objektif ise...) kaybetmiştir.

1 Aralık günü bütün Lig TV aboneliklerimizi iptal edeceğiz diyen Fenerbahçe taraftarları her nedense bu tarihi, Beşiktaş ile oynayacakları maç sonrası belirlemişlerdir sonuç olarak bakıldığında da hakem'in bir kaç hatası sonrası yine 10 kişi kalan bir Beşiktaş ve kaybedilen puanlar...

İki resim arasında ki fark ap açık ortadadır...

Altuğ AKTAŞ

Cüneyt Çakır efsanesi. Değil ingilizce bilmeyen, sağır olan anlar...

Cüneyt Çakır hakkında maç öncesi yapmış olduğum ufak bir araştırmayı yayınlamıştım. BKNZ.
Sayın Cüneyt Çakır,
Bundan daha 2-3 sene öncesine kadar Federasyon'a FİFA ve UEFA tarafından gelmiş olan bildirileri Türkçeye çevirip Federasyon'a sunmak ile görevli olabilecek kadar iyi bir İngilizce'ye sahip bir insan fakat Delgado'nun, İngilizce sözlerle yapmış olduğu itirazı anlayamadı.
Aslında bu itirazı anlamamak için değil İngilizce bilmek, sağır bile olsak anlamak gerekirdi.
10 saniye içinde 2 kere faul ile karşı karşıya kalan Delgado, "Ben bir faul yaptım kart gösterdin burada ikinci kez faul'e maruz kalıyorum" demeye çalışırken ikinci sarı'dan kırmızı kart görüyordu.
Acaba FİFA'nın hakem listesinde B Klasmanında olan Çakır'ı izlemek için gelen yetkililerin kalabalıklığımı kendisini etkilemişti.
Bu pozisyonda sarı kartı göstermek mi daha kolaydı yoksa Holosko'nun Servet ile girdiği nizami bir ikili mücadelede Beşiktaş alehine faul çalmak mı?

Bu maç veya diğer maçlar hakem kim olursa olsun, sesinizi çıkaramadığınız sürece bu tarz ezilmeye devam edersiniz.

Altuğ AKTAŞ

Büyük Perşembe'yi bekliyoruz

Beşiktaş'ın başarılı, saygı değer, sevgili sayın Başkan'ı Yıldırım Demirören, 4-2 biten Galatasaray maçından sonra yaptığı açıklamada Perşembe günü gerekli açıklamayı yapacağım dedi.
Acaba daha önceki beyanatlarında olduğu gibi takımı PAF kadro ile sahaya çıkaracağınımı söyleyecek?
Biz ne skorlar gördük, biz ne Perşembeler gördük, biz ne hüsran dolu yenilgiler gördük ama her zaman boynumuz dik oldu.
Bizler Beşiktaşlı Duruşu diye övündüğümüz dik ve asil duruğumuzu hiçbir zaman kaybetmedik.
Beşiktaş Başkanı 2007 yılında yaptığı açıklamada "Beşiktaş'ın hakkını kimseye yedirmeyeceğini ve gerekirse masaya yumruğunu vururum" demişti. Peki ne değişti?
Bizler, Beşiktaşlı duruşumuzu kaybetmemişken, Beşiktaş Başkanı masaya yumruğunu vursun diye beklerken kendisi, rakibin 3. golünü alkışladı. Sayın Adnan Polat bile belki ortam gerilmesin ya da misafirlerine karşı ayıp olmasın diye abartılı sevinç tepkisi vermiyorken Sayın (!) Yıldırım Demirören rakibin 3. golünü alkışlıyordu.
Bu bir tepki alkışı olabilirdi...

Sayın Demirören,
Siz, 100 yılı aşkın süredir ayakta duran Türkiye'nin en eski spor kulübünün başkanısınız. Siz, Demirören Holding'de başarılı ya da başarısız farketmez sonuç olarak yöneticilik yapmış bir insansınız. Siz, iş adamısınız. Siz, Türkiyenin saygı gören sayılı ailelerinden birinin ferdisiniz. Peki siz BEŞİKTAŞlı mısınız?
Bir çok defa "Yeter Demirören Yeter" diye İnönü'de bağırdık/bağırdım ve hiç utanmadım ama 21 Aralık gecesi çok utandım. Belki de sizin adınıza bizler utandık. Ben herşeyden önce Beşiktaş'ın başkanıysam ve bana bu tarz dalga geçer gibi bir slogan atılıyorsa ben tepkimi orada gösterir ve stadı terkederdim. 3. golde rakibimi alkışlamazdım.
Bizler her ne kadar 4-2 yenildiysek bile bunuda hazmedecek güçteyiz. Kızlarınızın parasını bile hazmetmeyi biliyorken, Metalist'e elenildi diye Ertuğrul hoca gönderilirken bile hazmetme sorunu yaşamadık.

Sayın Demirören,
Ben artık Beşiktaş formam ile sokakta dolaşamıyorum...Bunu ben yada biz değil siz ve ekibiniz yaptınız.
Lige ara verildi. Lütfen istifanızı verin. Lütfen bu düzene ben ayak uyduramıyorum dayanamıyorum diyin.

Son 10 sene içerisinde hangi maçta rakip takım taraftarı Beşiktaş için "Taşak Geçiyoruz" diye tempo tuttu sayın Başkan...

Lütfen...
Biz "Büyük Perşembe'yi Bekliyoruz"
Lütfen...

Altuğ AKTAŞ

Organize İşler...


19.12.2008

Hafta sonu TV yayın akışı

19.12.2008 CUMA KANAL

20:00 KONYASPOR-FENERBAHÇE LİG TV
21:45 AZ ALKMAAR-ULTRECHT FUTBOL SMART

20.12.2008 CUMARTESİ KANAL

13:00 KARŞIYAKA-RİZESPOR D SPOR
14:45 BİRMİNGHAM-READİNG FUTBOL SMART
17:00 FULHAM-MİDDLESBROUGH SPORMAX
19:00 TRABZONSPOR-ESKİŞEHİRSPOR LİG TV
19:20 SHEFFİELD-CRYSTAL PALACE FUTBOL SMART
19:30 WESTHAM-ASTON VİLLA SPORMAX
20:00 GRENOBLE-LE MANS KANAL A
21:00 REAL MADRİD-VALENCİA NTV
22:00 CAEN-LYON KANAL A
22:30 LİZBON-ACADEMİCA SPORMAX
22:30 SAN LERONZO-BOCA JUNİORS NTV SPOR

21.12.2008 PAZAR KANAL

13:00 ERCİYESSPOR-ALTAY D SPOR
13:30 GRAAFSCHAP-AJAX FUTBOL SMART
14:00 GENÇLERBİRLİĞİ-SİVASSPOR LİG TV
15:30 PSV-FEYENORD FUTBOL SMART
16:00 ATALANTA-JUVENTUS NTV
18:00 ARSENAL-LİVERPOOL SPORMAX
18:00 MARSİLYA-NANCY KANAL A
19:00 GALATASARAY-BEŞİKTAŞ LİG TV
20:00 VİLLAREAL-BARCELONA NTV SPOR
21:00 PORTO-MARİTİMO SPORMAX
22:00 MONOCO-BORDEAUX KANAL A

22.12.2008 PAZARTESİ KANAL

20:00 MANİSASPOR-ORDUSPOR D SPOR
22:00 EVERTON-CHELSEA SPORMAX

UEFA Kupası eşleşmeleri belli oldu

İlk maçlar 18/19 Şubat
İkinci maçlar 26 Şubat

1. maç PSG-Wolfsburg
2. maç Kopenhag-Manchester City
3. maç Nec-Hamburg
4. maç Sampdoria-Metalist
5. maç Braga-Standart
6. maç Aston-CSKA
7. maç Lech-Udinese
8. maç Olympiakos-St. Etienne
9. maç Fiorentina-Ajax
10. maç Aab-Deportivo
11. maç Bremen-Milan
12. maç Bordeaux-GALATASARAY
13. maç Kiev-Valencia
14. maç Zenit-Stutgart
15. maç Marsilya-Twente
16. maç Shakhtar-Tottneham

Bir sonraki turda ki eşleşmeler
11. maçın galibi-8. maçın galibi
6. maçın galibi-16. maçın galibi
7. maçın galibi-14. maçın galibi
1. maçın galibi-5. maçın galibi
13. maçın galibi-4. maçın galibi
2. maçın galibi-10. maçın galibi
15. maçın galibi-9. maçın galibi
3. maçın galibi-12. maçın galibi

Şampiyonlar Ligi Eşleşmeleri belli oldu

İlk maçlar 24/25 Şubat
İkinci maçlar 10/11 Mart

Chelsea-Juventus
Villarreal-Panathinaikos
Sporting-Bayern
Atletico-Porto
Lyon-Barcelona
Real Madrid-Liverpool
Arsenal-Roma
İnter-Manchester Utd.

17.12.2008

UEFA Kupasın da eksik ve cezalı listesi.

Portsmouth'ta kaptan Sol Campbell ve defans oyuncusu Nadir Belhadj dinlendirilecek. Sakatlıkları bulunan Glen Johnson, Glen Little, Younes Kaboul, John Utaka ve Lassana Diarra da kadroda yok.
Hamburg'da
David Jarolim'in durumu maç saatinde belli olacak.
Ajax'ta
sakat olan Rasmus Lindgren, Gabri, Eyong Enoh, kaleci Maarten Stekelenburg, Ismail Aissati, Mitchell Donald ve Jan-Arie van der Heijden forma giyemeyecek.
Slavia Prag'da
cezalı olan Martin Vaniak takımdaki yerini alamayacak. Teknik direktör Karel Jarolim de cezası nedeniyle maçı tribünden izleyecek. will also serve a touchline ban.
Valencia'da
Alexis, Edu, Miguel Angel Angulo ve Pablo Hernandez forma giyemeyecekler.
Tottenham'da
Vedran Corluka, Roman Pavlyuchenko, kaptan Ledley King, Jonathan, Woodgate, Jermaine Jenas takımdaki yerlerini alamayacaklar. Golcü Fraizer Campbell'ın durumu da maç saatinde belli olacak.
Sevilla'da
Mali'li yıldız Frederic Kanoute kadroda yok.
Zilina'da
cezalı olan Vladimir Leitner forma giyemeyecek.
Nancy'de
ortasaha oyuncusu Landry N'Guemo takımdaki yerini alamayacak.
St Etienne'de
Loic Perrin, David Sauget, Sylvain Monsoreau, Stathis Tavlaridis, Mouhamadou Dabo ve Christophe Landrin ve Yohan Hautcoeur forma giyemeyecek.
Aston Villa'da
Ashley Young, Gabriel Agbonlahor, Gareth Barry, James Milner, kaptan Martin Laursen ve John Carew kadroda yok.
Udinese'de
Damiano Ferronetti, Mauricio Isla ve Christian Zapata forma giyemeyecek.
Hambug'da
Thimothee Atouba, Collin Benjamin ve Nigel de Jong yok. Bileğinden sakatlığı bulunan Alex Silva'nın da büyük ihtimalle forma giymemesi bekleniyor.
Milan'da
Gennaro Gattuso, Daniele Bonera, Kaka, Alessandro Nesta, Marco Borriello ve Mathieu Flamini forma giyemeyecek.
Wolfsburg'da
golcü futbolcu Grafite'nin sakatlığı devam ediyor.
Club Brugge'de
Jeroen Simaeys, Antolin Alcaraz ve Elrio van Heerden'in durumları maç saatinnde belli olacak.
FC Copenhag'da
Peter Larsson ve Jesper Gronkjaer kadroda yok.

-alıntıdır-

16.12.2008

İlk ara transfer Gençlerbirliğinden geldi

Gençlerbirliği, devre arasında kadrosunu güçlendirmek için Sırbistan Süper Lig takımlarından FK Cukaricki Stankom'dan milli kaleci Bojan Isailovic ile 2 yıllığına anlaştı.
Sırp Isailovic, bugün kulüp binasında kendisini Gençlerbirliği'ne bağlayan 2 yıllık sözleşmeye imza atarak, ülkesine geri döndü.

28 yaşındaki kaleci, imzadan sonra yaptığı açıklamada, Türkiye'ye ve Gençlerbirliği'ne gelmekten duyduğu mutluluğu dile getirirken, ''Kızılyıldız ve Ukrayna takımlarından gelen tekliflere karşın, Gençlerbirliği'ni tercih ettim. Burada kendimi kanıtlayacağım. Özellikle de yeni takımımın ikinci yarıdaki maçlarında sergileyeceğim performansla en büyük katkıyı sağlayacağım'' diye konuştu.

Sırp kaleci, 27 Aralık'ta Mersin'de başlayacak ilk etap kamp çalışmasına katılacak.

Isailovic, hazırlıklarını Antalya'da sürdüren Sırbistan Milli Takımı'nın, pazar günü burada Polonya ile yaptığı maçın ilk yarısında forma gimişti.

Derbi Cüneyt Çakır'ın

Galatasaray, Besiktas maçı Cüneyt Çakır'ın
İstanbul bölgesinden Fifa hakemi olan Cüneyt Çakır'ın asıl mesleği Sigortacılık.
Bu sezon 1 maç Bank Asya olmak üzere toplam 10 maç yönetti.

24 Ağustos 2008 Trabzonspor-Ankaraspor 2-0
2 sarı 1 kırmızı kart
14 Eylül 2008 Gaziantepspor-Ankaragücü 2-2
6 sarı 4 kırmızı kart
27 Eylül 2008 Diyarbakırspor-Rizespor 1-2
4 sarı kart
4 Ekim 2008 Ankaraspor-Sivasspor 2-0
4 sarı 1 kırmızı kart
18 Ekim 2008 Bursaspor-Eskişehirspor 1-2
7 sarı 1 kırmızı kart
1 Kasım 2008 İBB-Trabzonspor 0-4
5 sarı kart
15 Kasım 2008 Kocaelispor-Denizlispor 3-2
8 sarı kart
23 Kasım 2008 Konyaspor-Kayserispor 0-0
2 sarı kart
29 Kasım 2008 Sivasspor-Gaziantepspor 3-0
6 sarı kart
14 Aralık 2008 Eskişehirspor-Konyaspor 0-0
4 sarı 2 kırmızı kart

27 Şubat 2008 tarihinde Galatasaray'ın Fenerbahçe'yi 2-1 yendiği maçı yönetti.
Bu maçta 8 sarı ve toplam 4 kırmızı kart göstermişti.
26 Ocak 2008 tarihinde Beşiktaş'ın Gaziantepspor'u 3-1 yendiği maçı yönetti.
5 sarı kart gösterdi.

17 Eylül 2006 tarihinde Galatasaray ile Beşiktaş arasındaki maçı yönetmiş ve Galatasaray 31. dakikada kazandığı penaltı sonucunda Ümit Karanın golüyle 1-0 kazanmıştı. 7 sarı kart gösterdi.

Özellikle büyük maçlarda kartlarına hiç çekinmeden başvuran bir hakem.
Sertliğe yerinde izin verirken alakasız sertliklerde ve özellikle itirazlarda kartını hemen gösteriyor.

Altuğ AKTAŞ
alıntı değil kendi araştırmalarımdır

Galatasaray - Beşiktaş bilet fiyatları açıklandı

Eski Açık: 40,00 YTL
Kapalı Alt Grup 1: 200,00 YTL
Kapalı Alt Grup 2: 150,00 YTL
Numaralı Grup 1: 200,00 YTL
Numaralı Grup 2: 150,00 YTL
Yeni Açık Alt: 40,00 YTL
Yeni Açık Üst: 40,00 YTL

- Biletler 17 Aralık Çarşamba günü saat 10:00'da satışa çıkartılacaktır.
- Kişi başı 5 bilet sınırı vardır.

Ayrıca Biletix'den yapılan uyarıya göre İstiklal Kitap evi ve Taksim Metro gişelerinden satış yapılmayacağı duyurulmuştur.

Türkiye de İkinci transfer dönemi 5 Ocak'ta başlayacak

2008-2009 futbol sezonunda ikinci transfer ve tescil dönemi 5 Ocak 2009 Pazartesi günü başlıyor. Buna göre 2008-2009 futbol sezonunda ikinci transfer ve tescil dönemi 2 Şubat 2009 günü mesai bitiminde sona erecek.

TFF Yönetim Kurulu 02.06.2008 tarih ve 16 sayılı toplantısında görüşülerek kabul edilen "Profesyonel Futbolcuların Statüsü ve Transferleri Talimatı" şöyle;

PROFESYONEL FUTBOLCULARIN STATÜSÜ ve TRANSFERLERİ TALİMATI

Hakan Yemişken, sezon sonuna kadar tatile çıkıyor!

Bursaspor-Trabzonspor mücadelesinde ev sahibi ekip adına Sercan’ın attığı goldeki net ofsaytı tespit edemeyerek tepkilere neden olan yardımcı hakem Hakan Yemişken’in Süper Lig’de sezon sonuna kadar dinlendirileceği ortaya çıktı.

Çok uzakta olursun golü görmezsin, ikili mücadele olur insiyatifinle karar verirsin ama sadece 4-5 oyuncunun olduğu bir karede eğer bu 2 metrelik ofsaytı göremiyorsan o zaman oturup biraz düşünmek gerekir.

Biraz daha dikkatli kararlar verilmelidir.

Altuğ AKTAŞ

Yan hakemlere DİKKAT... Turgay Demir yazıyor

Fotomaç Gazetesi yazarlarından Turgay Demir'in yazısından alıntıdır.
Yazının tamamı için aşağıdaki linke tıklayınız.

MHK Başkanı Bülent Yavuz'du ve hakem atamalarında da ilk söz sahibiydi. İşte o MHK, Beşiktaş'ın sahada hakemler tarafından kıtır kıtır doğrandığı sezonda ne yapıyor biliyor musunuz, bir yardımcı hakemi, Beşiktaş'ın tam 10 maçında görevlendiriyor.
Dahası bu yardımcı, Beşiktaş'ın iki hafta üst üste oynadığı Konya ve Fenerbahçe maçlarında da (Sanırım tarihimizde böyle bir şey de yok) görev yapıyor. Tesadüfün kare kökü bu olsa gerek!
Gaziantep-Beşiktaş: 0-3 Selçuk Kaya
Beşiktaş-G.Saray: 0-0 Selçuk Kaya
Fener-Beşiktaş: 2-2 Selçuk Kaya
Beşiktaş-Rize: 5-3 Selçuk Kaya
Beşiktaş-Samsun: 0-4 Selçuk Kaya
Malatya-Beşiktaş: 0-0 Selçuk Kaya
Trabzon-Beşiktaş: 3-0 Selçuk Kaya
Diyarbakır-Beşiktaş: 3-1 Selçuk Kaya
Konya-Beşiktaş: 2-2 Selçuk Kaya
Beşiktaş-Fener: 1-3 Selçuk Kaya
bu 10 maçın sadece ikisini kazanıyor ve sekiz maçta tam 20 puan kaybediyor.

Tamamını oku

15.12.2008

İddaa'da kısaltmalar

Bu hafta içi oynanacak olan maçlarda İddaa bülteni'nin kullandığı bazı kısaltmalar için aydınlatıcı bir kaç bilgi vereyim.

Tarafsiz Sahalar:

- CDK ( FIFA Kulupler Dunya Kupasi) karsilasmalari Japonya’da oynanacaktir.
- 265 kodlu Tigre – San Lorenzo karsilasmasi tarafsiz sahada oynanacaktir.

Kisaltma ve Aciklamalar

- INTK : Ingiltere Trophy Kupasi : Bir mac uzerinden oynanacak , beraberlikte penaltilara gidilecektir.
- ITK : Italya Kupasi : Bir mac uzerinden oynanacak , beraberlikte uzatma ve penaltilara gidilecektir.

- CDK : FIFA Kulupler Dunya Kupasi : Bir mac uzerinden oynanacak , beraberlikte uzatma ve penaltilara gidilecektir.

Fenerbahçe'de transfer var mı? yok mu?


Aragones: 'Transfer istemiyorum'



Ali Koç: 'Adam alacağız'


Biri teknik direktör bir diğeri as başkan...
Acaba hangisi doğru söylüyor.
Maldonado, Jossico, Burak, Guiza, Emre gibi fiyasko denebilecek bir transferlerden sonra birde bu tarz açıklamalar açıkçası beni düşündürüyor.
İki yetkili de aynı gün açıklama yapıyor ve üstelik hoca takımının yetenekli ve kaliteli olduğunu söyleyerek sözlerine devam ediyor Haziran'da anca transfer yapılır diyordu.
Peki o zaman bu hoca'ya kimse acaba sormuyormu...Madem takım sana yeterli o zaman nerede Şampiyonlar ligi, nerede UEFA diye kimse sormuyor mu? Çok merak ediyorum...

Altuğ AKTAŞ

Arsenal, Kansere karşı...

Arsenal Teknik direktörü ve futbolcular yaptıkları açıklamada bu hafta sonu oynayacakları Liverpool maçından elde edilecek günlük bütün geliri Kanserle Savaş Derneğine bağışlayacaklarını açıkladılar.
Bu anlamlı kampanya sonucunda gözleri biraz olsun olmlu açıdan üzerine çeken Arsenal gerçekten ayakta alkışlanacak bir hareket yapıyor. Her büyük takım 1 maçın gelirini bu tarz bağışlara harcarsa belki bir çok şeyin önüne geçilebilir.
Düşünsenize bu hafta sonu Galatasaray-Beşiktaş maçının futbolcuların maaş'ı dahil bütün gelirlerin deprem yada orman yangınları için belli derneklere aktarılsa güzel olmazmıydı...
Çok güzel olurdu tabi o paraların yerinde kullanılacağını bilsek güzel olurdu (!)

Altuğ AKTAŞ

Tekrar geçmiş olsun kaptan...

Almanya'nın önde gelen spor basınından Bundesliga.de internet sitesi sezon sonunda yaptığı ilk yarı değerlendirmesinde Ümit Özat'ın baygınlığı ve devamında gelişen olayları ilk yarının olayı seçti.
Tekrar geçmiş olsun kaptan...

Altuğ AKTAŞ

Stare bene presto Gattuso

Geçmiş olsun Gattuso...
Bu habere göre artık bir sonraki sezona kadar Gattuso'yu sahalarda izleyemeyeceğiz.
Sağ dizindeki çapraz bağların rekonstrüksüyonu için yapılan ameliyat başarılı geçmiş fakat tekrar toparlanıp sahalara dönmesi en az 6 ayı bulacakmış.
30 yaşında bir futbolcu için bu kadar uzun süreli ayrılık zor olsa gerek ama profesyonel bir futbolcu hayatı yaşayan Gattuso'nun en kısa sürede tekrar sahalara dönmesini diliyorum.

Altuğ AKTAŞ

Mesut Özil hangi milli takımı seçecek?

Mesut, Fifa kurallarına göre Ekim 2009'a kadar hangi milli takımda oynayacağını seçecek. Daha önce Almanya U21 de forma giyen oyuncu hep Türk Milli takımı yetkililerinin ilgisizliğinden şikayet etmişti fakat şimdi ise önce davranan beni oynatır elimde olsa ikisinde oynasam gibi açıklamalarda bulunuyor.
Mesut'un ne kadar gelecek vaad eden bir oyuncu olduğunu her hafta sonu bundesliga maçlarını izlerken görüyoruz umarım Milli takım ve Federasyon yetkililerimiz bu çağrıyı görür ve Mesut'un üzerine düşerler.

Altuğ AKTAŞ

Leganes'li futbolcular maçta diz çöktü

İspanya 3. lig takımlarından Leganes´de futbolcular paralarını alamamalarını protesto etmek için ilginç bir yöntem uygularken, Atletico B’ya karşı oynadıkları maçın başlangıç düdüğü çaldığında Leganesli tüm futbolcular sahada bulundukları yerde diz çökerek 1 dakika bekleyip, topa dokunmadı.
Rakip takımdaki futbolcular Leganesli futbolcuların protestolarına saygı gösterip kendi sahalarında aralarında topla paslaşırken, 1 dakika süren protestodan sonra maç normal şekilde oynanmaya başladı. Leganes karşılaşmayı 2-1 kazandı. Leganesli futbolcular, paralarının ödenmemesi halinde önümüzdeki haftalarda sahaya çıkmama tehdidinde bulundular.

Artık endüstriyel futbol dediğimiz bu Dünya'da futbolculara sporcu değil işçi gözüyle bakılması lazımdır. Bir fabrika'da eğer işçilerinize maaş ödemezseniz onlarda bir şekilde işi boykot eder. Burada asıl alkışlanması gereken iki nokta öncelikle hakkını arayan futbolcular bir diğeri de buna saygı gösteren Atletico B takımının oyuncularıdır. Sizin protestonuz bizi ilgilendirmez diyip gidip golde atabilirlerdi. Nitekim maçıda kaybetmişler.

Saha'ya çıkan 22 onurlu adama tekrar alkışlar...

Altuğ AKTAŞ

Bir deplesman anısı

Sevgili dostlar,
Öncelikle geçmiş bayramınız mübarek olsun.
Bildiğiniz üzere Fenerbahçe maçı nedeniyle 1 hafta boyunca Kievdeydim.
Stat çok ilginç bir parkın içindeydi ve stada giriş yapılan ana kapıdan tutun bilet turnikesine kadar Kiev'li ve Fenerliler yanyana giriş yaptılar. Asıl ilginç olanı da Kievlilerin "opera" diye adlandırdığımız besteyi ezbere Türkçe söylemeleriydi.
Tribüne girdiğimizde ilginç manzaralar ile karşılaştık. Daha önceden Kiev'den yaptığım bildirilerde şehrin bu maçtan korktuğu idi ve bunu maçta gördük. Fenerbahçe biletleri 200 Grivna yani 40 ytl ye satılırken Kiev biletlerine rağbet olmadığı için maç haftası 40 ila 80 Grivna arasına düşürdüler yani 8 ila 16 ytl arasına satıldı biletler.
Korktukları tribünede yansımıştı fazla bağırmıyorlardı ama golü attıkları anda karşı tribünde YAR..IMI YE FENER ve Sİ..TİR GİT FENER yazılı iki Türkçe pankart açıldı. Doluydular ama gole kadar sesleri çıkamıyordu.
Fenerbahçe'de bu korkak Kiev'e karşı abuk subuk bir oyun yapısı ile çıktıktan sonra birde saçma bir gol yedikten sonra hiç toparlayamadı.
Fenerbahçe tribünleri maalesef çok kötüydü. Sefa'da oradaydı fakat her nedense kimsenin sesi çıkmıyordu. Bilinmedik ve ağır tempolu sloganlar nedense daha çok seçildi halbu ki herkesin bildiği daha yüksek tempolu sloganlar seçilse takıma daha çok destek verilebilirdi.
Maç sonunda yaşanan gerginliklerde cabasıydı ama kazasız belasız bir deplesman macerasını daha bitirmiş olduk

Maçtan sonra alkolü abartan Kievliler; UEFA'da ki en iyi takım olduklarını ve kupayı alacaklarını dile getirdiler. Mayısta görüşürüz dediler. Tabi biz ağızlarının payını onlara verdik....(!)

5.12.2008

Tony Sylva

1975 Doğumlu Senegalli kaleci.
Futbola 1995-96 sezonunda AS Monaco'da başlayan Sylva, 1996-97 sezonunda Epinal'e ve 2000-01 sezonunda da AC Ajaccio'ya kiralandı. Daha sonra 2004-05 sezonunda Lille takımına transfer oldu. Sylva Lille takımıyla 150 maça çıktı.
29 Haziran 2008 tarihinde Trabzonspor'la 3 yıllık sözleşme imzaladı. Trabzonspor, Sylva'yı transfer etmesine karşın Lille takımının bonservis konusunda sorun çıkarması nedeniyle Sylva, takımının ilk hafta maçlarında forma giyemedi. Ancak daha sonra FIFA Trabzonspor'a geçici lisans verdi.Trabzonspor'daki ilk lig maçı 26.10.2008 tarihli 1-1 sonuçlanan Gaziantepspor maçıdır. Ayrıca Avrupa'nın en iyi 10 kalecisinder biridir.
Trabzonspor'da çıktığı 6 maçta sadece 2 gol yedi.

Biraz kilolu olmasına rağmen özellikle savunma oyuncularına karşı verdiği güven onun başarısını arttırıyor.

Hafta sonu TV yayın akışı

05.12.2008 CUMA KANAL

20:00 DENİZLİSPOR-FENERBAHÇE LİG TV
21:30 BAYAERN MÜNİH-HOFFENHAİM KANAL 24
22:30 AMADORA-LİZBON SPORMAX


06.12.2008 CUMARTESİ KANAL


13:00 ADANASPOR-KARABÜKSPOR D SPOR

14:45 FULHAM-MANCHESTER CİTY SPORMAX
16:30 SCHALKE-HERTA BERLİN KANAL 24

17:00 HULL-MİDDLESBROUGH SPORMAX
17:00 RANGERS-HAMİLTON FUTBOL SMART

19:00 BEŞİKTAŞ-ANKARASPOR LİG TV

19:20 QPR-WOLVES FUTBOL SMART
19:30 MANCHESTER UNITED-SUNDERLAND SPORMAX

20:00 MARSİLYA-NİCE KANAL A

21:30 LAZIO-İNTER NTV SPOR

22:00 PSG-LE MANS KANAL A

23:00 BARCELONA-VALENCİA NTV

07.12.2008 PAZAR KANAL

13:00 KARTALSPOR-RİZESPOR D SPOR

13:30 VOLENDAM-AJAX FUTBOL SMART
15:00 TRABZONSPOR-KOCAELİSPOR LİG TV
16:00 HİBERNİAN-CELTİC FUTBOL SMART

16:00 MİLAN-CATANİA NTV SPOR

18:00 EVERTON-ASTON VİLLA SPORMAX
18:00 KÖLN-HAMBURG KANAL 24

18:00 LORİENT-NANCY KANAL A

19:00 ANKARAGÜCÜ-GALATASARAY LİG TV

21:00 GOİAS-SAO PAULO SPORMAX
22:00 NANTES-LYON KANAL A

22:00 REAL MADRİD-SEVİLLA NTV SPOR

08.12.2008 PAZARTESİ KANAL

20:00 SAKARYASPOR-ALTAY D SPOR
22:00 WESTHAM-TOTTENHAM SPORMAX
22:00 CRYSTAL PALACE-SOUTHAMPTON FUTBOL SMART

4.12.2008

Geleceğin Aşçısı

Sevgili kardeşim Erdem Kovancı ileriye dönük çok iyi ve usta bir Aşçı olma yolunda ilerliyor.
Kendisi Ocak ayında hem İstanbul hem Antalya da Uluslararası yarışmalara katılacak ve bunun için tüm hazırlıklarını yapıyor.
Doğal olarak bir Aşçı'nın kıyafeti olması gerekir. İşte sevgili kardeşim Erdem'in kıyafetleri:

Sponsoru olduğumuz için gurur duyduğumuz kardeşimizden derece bekliyoruz...

Tekrar başarılar Erdem...

HATIRLATMA: UEFA Kupası Finali biletleri yarın satışa çıkıyor

Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda 20 Mayıs 2009 tarihinde oynanacak UEFA Kupası Finali'nin biletleri yarın satışa sunuluyor.

Fiyatları 3 kategoride 75, 100 ve 130 Euro olan biletler, saat 12.00'den itibaren Futbol Federasyonu'nun resmi internet sitesi tff.org'dan satışa sunulacak. Talep toplama yoluyla yapılacak satışlar, 23 Ocak 2009 günü 12.00'de sona erecek.

Başvuru sayısı, ayrılan bilet sayısından fazla olduğu takdirde, 29 Ocak 2009'da noter huzurunda kura çekilişiyle bilet almaya hak kazanan kişiler belirlenecek.

Biletler 30 Ocak 2009'daki TCMB döviz satış kuru üzerinden fiyatlandırılacak ve 30 Ocak - 5 Şubat tarihleri arasında kredi kartlarından çekilecek. Her başvuru için 15 Euro hizmet bedeli alınacak. Bir kişi 2 biletten fazla alamayacak.

Biletler, hak sahiplerine 15-24 Nisan 2009 tarihleri arasında kargoyla gönderilecek.


Final'in bilet fiyatları şöyle:

Kategori 1: 130 Euro
Kategori 2: 100 Euro
Kategori 3: 75 Euro

UEFA, Euro 2008'de oynayan futbolcular için dağıtılan para miktarlarını açıkladı

Avrupa Futbol Federasyonları Birliği UEFA, Euro 2008'deki dağıtılan para miktarlarını açıkladı. Türkiye'de milli takıma en çok futbolcu gönderen Galatasaray en çok para alacak kulüp oldu.
UEFA Euro 2008'e katılan milli takımların federasyonlarına toplam 43.5 milyon euro ödenmesi kararlaştırıldı. UEFA, Euro 2012'ye katılacak milli takım federasyonlarına toplam 55 milyon euro ödenmesini de karara bağladı.
UEFA'nın yaptığı hesaba göre turnuvayı şampiyon tamamlayan İspanya değil de milli takımlara en çok futbolcu gönderen Almanya en çok para ödülü kazandı. UEFA Almanya'ya 6,806,065 euro, İspanya'ya ise 5.106,650 euro ödemeyi kararlaştırdı.

Milli takımı Euro 2008'de olmamasına rağmen, milli takımlara en çok oyuncu gönderen üçüncü ülke olan İngiltere'ye ise 4,843,370 euro, İtalya'ya 4.250,290, Rusya'ya 3.908,586, Fransa 2.601,990 euro ödenmesine karar verildi.

Finallerde üçüncü olan milli takım Federasyon'a 2,534.769 milyon euro kazandırdı. Milli takım sıralamada yedinci olurken Yunanistan, Hollanda, Portekiz, Romanya, Polonya, İsviçre, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, İskoçya, Ukrayna gibi ülkeleri geride bırakmayı başardı.

Arda, 'Yılın Futbolcusu' anketinde Beckham'ı geçti

Galatasaraylı milli futbolcu Arda Turan, Uluslararası Futbol Tarihi ve İstatistikleri Federasyonu'nun (IFFHS) ''Yılın Futbolcusu'' anketinde, İngiliz futbolcu David Beckham'ın 7 sıra üzerinde yer aldı.

IFFHS, yılın sporcusunu seçmek üzere, internet sitesinde bir anket başlattı. 58 ülkeden toplam 100 futbolcunun bulunduğu listede, milli futbolcular Arda Turan, Semih Şentürk ve Hamit Altıntop ile Galatasaray'ın Avustralyalı oyuncusu Harry Kewell'a da yer verildi.

3 Ocak 2009 tarihinde kapanacak ankete, "www.iffhs.de" adresli internet sitesindeki "IFFHS User Vote" başlığından girilerek, oy verilebiliyor.

Oylamanın devam ettiği anketin 1 aylık sonuçlarının yer aldığı bir rapor da, bu internet sitesinde yayımlandı.

Rapora göre, Benfica'nın Honduraslı oyuncusu Oscar David Suazo birinci sırada bulunurken, Al Ahly takımında forma giyen Mısırlı futbolcu Mohamed Aboutreika ikinci oldu. Üçüncü sıraya ise SE Palmeiras'ın Brezilyalı oyuncusu Marcos yerleşti.

Galatasaray'ın başarılı futbolcusu Arda 32. sırada bulunurken, Fenerbahçe'den Semih 59, Bayern Münihli Hamit Altıntop da 69. sıraya oturdu. Kewell ise 80. sırada yer alıyor.

Rapora göre, İngiliz futbolcu David Beckham, Arda'nın 7 sıra gerisinde, 39. sırada yer bulurken, Inter'den Zlatan İbrahimoviç 41, İngiltere Milli Takımı ve Liverpool oyuncusu Steven Gerrard da 47. sıraya oturdu.

Barcelona ve Bayern Münih'in Fransız oyuncuları Thierry Henry ve Franck Ribery de Arda'nın gerisinde kaldı.

Ankette 238 puan toplayan Semih'in gerisine düşen futbolculardan, Manchester Unitedlı Wayne Rooney, Barcelonalı Samuel Eto'o, Chelsea'den Petr Cech ve Didier Drogba ise sadece birkaçı.

3.12.2008

Dünya Spor Yazarları Birliği´nin (AİPS) dergisinden İNCİLER

Dünya Spor Yazarları Birliği´nin (AİPS) dergisinde, Türkiye´de 2008´in en iyi futbolcusu olarak Volkan gösterildi.
Birçok maçta yaptığı hatalarla saç baş yoldururken, özellikle Porto maçında yediği hatalı goller nedeniyle taraftarların protestosuna uğrayan Volkan Demirel’e, uluslararası onur. Dünya Spor Yazarları Birliği’nin, (AİPS) çıkardığı dergide, Fenerbahçe’nin tecrübeli file bekçisi, Türkiye’de 2008 yılının en iyi futbolcusu olarak gösterildi. Geçen sezon birçok maçta sakatlığı nedeniyle yer alamayan Beşiktaşlı Serdar Kurtuluş’un, “En genç ve başarılı futbolcu” olarak kürsüye çıkarılması, Galatasaraylı Arda’nın bu kategoride adının geçmemesi dikkat çekti. Dergide, Türkiye’nin en ünlü futbolcusunun ise Hakan Şükür olduğu iddia edildi.
Geçtiğimiz sezon'un en iyilerini konuşacaksak bence bu Volkan olmamalıdır. Özellikle yerli futbolcu olarak konuşacaksak, Arda Turan, Semih Şentürk çok daha net bir şekilde Volkan'ın önüne geçen isimlerdir. Hem EURO 2008'de hem de geçen sezon Fenerbahçe'nin önemli maçlarında yaptığı krıtik hatalarla takımını yalnız bırakan Volkan'ı yılın en iyisi seçmek yanlış olacaktır. Volkan, çok iyi ve yetenekli bir kaleci bunu tartışmıyoruz ama bir Galatasaray maçında yaptıkları ile Milli takım'da yaptığı sinirine hakim olamama tavrı kesinlikle tüm profesyonelliğini alıp götürmüştür. Volkan'ın yerine, hem EURO 2008'de hem de Fenerbahçe'nin Şampiyonlar liginde ki başarılarında çok büyük etkisi olan Semih Şentürk seçilse çok daha doğru olurdu.
Ayrıca birde en genç ve başarılı oyuncu seçilmiş ve buda Serdar Kurtuluş'a verilmiş. Serdar Kurtuluş Temmuz 87, Arda Turan Ocak 87 doğumludur. Yaşlarıda aynı olmasına rağmen nasıl olurda Serdar Kurtuluş bu kategoriye dahil olmuştur. Öncelikle Şampiyon olan bir takımdan hiç bir futbolcunun adının bu ödüllerde yer almamasıda ayrı bir konu.

Altuğ AKTAŞ

2.12.2008

TRT, bombaları patlatmaya devam ediyor

Her hafta yeni bir bomba ile ajanslara düşen TRT spor servisi artık ne zaman önlem alacak bilmiyoruz ama son bombayı bu sefer Erdoğan Arıkan patlattı.
NFVAS kısaltmaları ile yazılı ama açılımı küfür olan bir atkıyı ekranlara zoom yaparak taşıyan TRT, daha sonra da Anadolu takımlarından birinin galibiyetinden sonra futbolcununun taraftarlarıyal tezaruhatını yayınladı ama devamı tamamen küfür doluydu.
Bu hafta sonu da Stadyum'da Kayserispor-Trabzonspor maçı tartışılırken sunucu Erdoğan Arıkan bir anda o sırada devam eden Galatasaray-Hacettepe karşılaşmasına atıfta bulunarak ''Evet sayın seyirciler dakika 82.. Galatasaray bir penaltı vuruşu daha kullanıyor'' dedi.. Arıkan daha sonra penaltıyı anlatmaya başladı ve vuruşu yine Baros'un kullanacağını ifade etti. Ancak Erdoğan Arıkan penaltı vuruşunu canlı canlı anlattıktan sonra ''Aaaaa. Yanlış yaptım. Bu önceki penaltı. Meğerse televizyonda tekrarı veriliyormuş'' diyerek seyircilerden özür diledi.

En kısa sürede DEVLET'in kanalının bir şekilde kontrolden geçirilmesi gerekmektedir.

Altuğ AKTAŞ

Hacettepe kural hatası için başvuruda bulundu.

Hafta sonunda oynanan Galatasaray-Hacettepe maçında yanlış oyuncunun sarı kart görmesi sonucunda devamında kırmızı kart gördü ve takım eksik kaldı. Belki bu hata olmasa yine Galatasaray galip gelecekti ama ortada bir yanlış var ve bunuda çözüme ulaştırmak lazım.
Hacettepe Spor Kulübü Federasyona başvuruda bulundu ve maçın tekrarını talep etti.
Bakalım ilerleyen günlerde ortaya çıkacak olan sonuç ne olacak.

Altuğ AKTAŞ

Semih Şentürk

Geçmiş olsun Semih Şentürk.
Belkide Avrupa da bu kadar tartışılan başka golcü yoktur. Fenerbahçe'ye kimler geldi kimler gitti her zaman yedek oldu ama oyuna girdiği her maç golünü de atmasını bildi. Yılmadı çalıştı ve çalışmaya devam etti. En sonunda EURO2008'de kendisini iyice herkese ıspatladı. Yetmedi... Yeni sezon başladıktan sonra Guiza'nın gelişiyle tekrar yedek kulübesine oturdu.
Sakatlandı... Yılmadı ve çalışmaya devam etti... Ama artık dayanacak gücü kalmadı ve en sonunda ameliyat oldu.
En kısa sürede eski sağlığına kavuşması ve tekrar sahalara dönmesi dileğimle GEÇMİŞ OLSUN YEDEK GOLCÜ...

Altuğ AKTAŞ

Ronaldo, bu yılki "Ballon d'Or" ödülünü aldı.

Manchester United'ın Portekizli futbolcusu Cristiano Ronaldo, bu yılki 'Altın Top' (Ballon d'Or) ödülünü aldı. France Football dergisinin organizatörlüğünde, dünya çapındaki 96 gazetecinin oylarıyla belirlenen ''Altın Top'' ödülünün bu yılki sahibi, İngiltere Premier Lig takımlarından Manchester United'ın kanat oyuncusu Ronaldo oldu.

Ronaldo'nun 446 puan aldığı oylamada, FC Barcelona'nın forvet oyuncusu Lionel Messi 281 puanla ikinci, Liverpoollu forvet oyuncusu Fernando Torres de 179 puanla üçüncü seçildi.

Ronaldo, Ekim ayının sonunda da FIFA Profesyonel Futbolcular Birliği (FIFPro) tarafından ''Yılın Oyuncusu'' ödülüne değer görülmüştü.

"Yılın Barış ve Spor İmajı Büyük Ödülü" Türkiye'nin

Merkezi Monaco'da bulunan "Peace and Sport" adlı kuruluş, Türkiye'yi, "Yılın Barış ve Spor İmajı Büyük Ödülü"ne layık gördü.

Türkiye ile Ermenistan, söz konusu ödüle 6 Eylül'de Ermenistan'ın başkenti Erivan'da gerçekleştirilen 2010 Dünya Kupası grup eleme maçı sırasında cumhurbaşkanları düzeyinde başlatılan diplomatik ilişki nedeniyle uygun görüldü.

UEFA Kupası FİNALİ**20 Mayıs 2009**İSTANBUL FENERBAHCE ŞÜKRÜ SARAÇOĞLU STADI TÜRKİYE