İki kıtadan gözüken tek stat olan İNÖNÜ YIKILIYOR…
Evet, gerçekten İnönü yıkılıyor…
Ama bu yıkılma hepimizin aylardır beklediği gibi fiziki yıkılma değil…
Büyük Beşiktaş taraftarlarının maçlarda yaptıkları tezeruatlar ile de yıkılmıyor…
İnönü, pislikten, bakımsızlıktan, ilgisizlikten yıkılıyor.
Acaba kaç yöneticimiz Şeref Tribünü dışında kalan diğer tribünleri geziyor? Bir eksik var mı, yok mu diye araştırıyor?
Kapalı tribünde hiç oturmayı deniyorlar mı ya da açık tribünde sırt kısmının yamulmasından dolayı iki büklüm olan koltuğa oturabilmeyi hiç denediler mi?
Acaba hiç diğer tribünlerin tuvaletini kullanmayı denediler mi?
Senelerdir aynı manzaralar.
Kapalı tribünde acaba koltuklar ne zaman yenilendi çok merak ediyorum. Geçen sezon son maçta koltukları hangi pozisyonda bıraktıysak bu sezonda o pozisyonda bulduk.
Peki ya tuvaletler?
Sadece 2 lavabosu olan küçük bir tuvalet ama bu 2 lavabonun 1’i 20 maçın 10’unda tıkalı. Klozetler desen zaten fazla yazıp mide bulandırmayalım…
Türk futbol anlayışında bir çekirdek merakı vardır ve maç öncesi ve maç esnasında bazı taraftarlar çekirdek çıtlatmaktan keyif alır. Bağırıp takımına destek veren grup içerisinde zaten çekirdek olayı fazla olmaz ama diğer grupların çekirdek yemesi de bir o kadar normaldir ama burada asıl sorun olan, yere atılan o çekirdek kabuklarının bir çoğunun, bir sonraki maçta da yerlerini muhafaza ediyor olması.
Maç esnasında, koltuğun üzerinde oturulduğu için maç sonrası stadı terk ederken koltukların bir çoğu pırıl pırıl oluyor. Fakat bir sonraki maça kadar, görevli dahil kimsenin koltukla bire bir teması olmadığından (en azından gördüklerimizden biz böyle anlıyoruz), stada gelen taraftarlar toz toprak içindeki koltuklarla karşılaşıyorlar.
Bu koltuğa otursa, üstü, başı toz toprak olacak. Maçtan en az 1 saat önce gelmiş, en azından maça kadar oturmazsa olmaz.
Koltuklar yamuk yumuk, yaslanma bölümü yamulup üstüne çöktüğü için oturamıyorsun. Tuvaletlerde elini kurulamak için hiçbir materyal yok. Zaten tuvalet sayısı eksik olmasına rağmen mevcut tuvaletlerdeki lavabo ve klozet arızası, tıkanıklığı çok ayrı bir sorun.
Yerler, koltuklar pislik içinde.
Herhangi bir yerden sökülen bir parça, bir sonraki maça kadar tamir edilmiyor, aynı şekilde duruyor.
İşte, dedim ya; İNÖNÜ YIKILIYOR…
İstanbul’un en güzel yerinde ve Dünya’da iki kıtadan gözüken tek stadyum olan İnönü Stadyum’u pislikten, mikroptan, kırık dökükten yıkılıyor…
Şimdi İnönü fiziki anlamda yıkılıp yerine yenisi yapılacak deniyor. Projeler masaya yatırılıyor, izinler alınıyor. Bu mantalite ile yönetilen stadı yıkıp yenisini yapsan en olacak? Ne kadar faydalı olacak.
Stadın her yeri loca olsa ne olacak?
Stat para bassa kulübe ne olacak?
O stadı dolduran binlerce insana saygı gösterilmedikçe ne olacak ki?
Son gittiğim maçta, bir metal parçası bulunduğu yerden sökülmüş ve ufakta olsa bir tehlike arz ediyordu. Bende çıkarken görmüştüm. Bir sonraki maç gittiğimde de aynı şekilde duracağına hiç ama hiç şüphem yok.
İki maç arası statta bir temizlik yapılıyor mu bilmiyorum ama maçtan bir gün, iki gün önce tribünler süpürülse, koltuklar toz süpürgeleri ile süpürülse çok mu şey isteriz?
Yada tuvaletler çalışıyor mu çalışmıyor mu kontrol edilse. Lavabo’da elini yıkayan, daha doğrusu tıkalı olmayan bir lavabo bulup orada elini yıkayabilen bir taraftarın elini kurulayabilmesi için bir materyalin kontrolü yapılsa, birkaç teknik görevli stadı dolaşsa nerede ne sorun var baksa, sıkılacak vida varsa sıksa, çakılacak çivi varsa çaksa, hiç fena olmaz değil mi? Acaba çok mu zor? Yada çok mu şey istiyoruz?
Dedim ya İNÖNÜ YIKILIYOR…
Peki ya sonra…?
Altuğ AKTAŞ
Tartışmasız Türkiye'deki en iyi stadyum Şükrü Saraçoğlu.. Herkese örnek olmalı
YanıtlaSil