Bir köşe sahibi olmak ne kadar kolay?
Spor yazan yazarları ön plana alırsak eğer, acaba bir gazetede ufacık bir çerçeve içinde isimsiz yada gerçek isminle yazı yazabilmek için ne yapmak lazım?
Kendi görüşlerimi gerek bloğumda, gerek bazı internet platformlarında, zaman zaman Serencebey gazetesinin internet sitesi ve gazetesinde yazıyor ve yayınlıyorum. Bir çok büyüğümden teşvik edici mailler, telefonlar alıyor ve yüz yüze görüşmelerimizde de destekler tavırları ile karşılaşıyorum. Ya sonra?
Fakat geçen aylarda çok kırıcı bir olay ile karşılaştım. Konuşmanın içeriğini fazla anlatmama gerek yok. Saygı duyduğum bir büyüğümün benimle telefonda yaptığı konuşmada bana sorduğu bir iki soru aslında beni gerçeklerle yüzleştirdi. Aslında bu gerçekleri çok iyi biliyordum ben sadece yüzleşmek istemiyordum.
Karşımdaki ses bana yazılarımın kalitesi yada içeriği ile ilgili sorular sormuyor yada onlar hakkında yorum yapmıyor, kim olduğumu, ne mezunu olduğumu, nerelerde yazdığımı soruyordu.
Acaba yazı yazmak için can atan ve gerçekten keyif alan bir kişiye bunumu yapmak doğruydu?
Ben yazı yazarken keyif alarak yazıyorum. Bilgisayarımla yada önümdeki kağıtla konuşarak yazıyorum. Sanki karşımda biri varmış da ona laf anlatıyormuş gibi. Üstelik karşımdakinin verebileceği cevapları da kendi kendime verip yazımı şekillendiriyorum.
Biri dürtüp dur demediği sürece de bir yazıyı uzatıp yazabiliyorum.
Ama kaçtığım ve yüzleştiğim gerçek çok önemliydi…
Ben kimim…
Ben iletişim, Radyo Televizyon yada basın ile ilgili başka bir şey okuyor muydum? Okumalı mıydım?
Yoksa birilerini mi tanımalıydım? Birileriyle mi tanışmalıydım?
Spor sayfaları olan yada spor gazetesi olan gazetelere baktığımızda acaba kaçında yazı yazan kişiler kaliteli yazı yazabiliyordu? Yada yazıyor?
Çok açık ve net soruyorum kendime, acaba bir kişinin damadı, tanıdığı, komşusu yada akrabası olsam işler daha mı kolay olurdu?
Yoksa futbol oynayıp sonra futbolu bıraktığımda hemen bir Tv’ye geçip yada bir gazete ile anlaşıp yazı mı yazsaydım?
Oray Eğin gibi Siyah ve Beyaz’a renksiz diyecek kadar renk bilgisine sahip mi olmak lazımdı acaba?
Yada Kaan Koç gibi tuttuğum takımın formasını üzerimden çıkarmadan mı yazmalıydım?
Yoksa futbolumla saygı duyulacak bir kişi olup ama anlamsız, körü körüne yazı yazıp, hatta ve hatta yazıyı yazamayıp editörlere düzelttirecek bir kişi mi olmalıydım?
O zaman mı bir yerlere gelebilirdim?
Evet bana uymaz. Ama hep bu tarz kişiler bir yerlerde yazı yazmıyor mu?
Peki mezun olduğum yada okuduğum okulun ne kadar önemi vardı? Yani neden bana Radyo televizyon mu yoksa iletişim mi okuduğum soruluyordu? Mehmet Demirkol’un yorumlarına kimsenin laf diyeceğini düşünmüyorum. Bana okulumu soran kişi/kişiler acaba Sayın Demirkol’un Kamu Yönetimi mezunu olduğunu biliyorlar mıydı? Yada Okay Karacan ve Uğur Meleke’nin İktisat mezunu olduklarını?
Evet evet bende İktisat okuyorum… Sanırım doğru yoldayım o zaman…
Ama kimseyi tanımıyorum ben…
Peki Ben Kimim?
Galatasaray:3-2:Tottenham Hotspur
-
Ayaktopunu İngilizlerin icat edip, sömürgeler vasıtasıyla gittikleri
ülkelerde tanıtmaları sonrası geçen yıllarla birlikte her millet kendi
çapında bir ...
2 hafta önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder